Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin her bir tarafı tek bir kişiden oluşabileceği gibi, birden fazla kişiden de oluşabilmektedir. Özellikle para ve iş hacmi yönünden büyük ölçekli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde birden fazla yüklenici bir araya gelmekte ve joint venture veya konsorsiyum olmak suretiyle adi ortaklık kurarak yüklenici sıfatını kazanabilmektedir[1].
Joint venture, iki ya da daha fazla gerçek veya tüzel kişinin ortak bir kazanç elde etmek gayesiyle ve hukuki bir tüzel kişilik oluşturmaksızın, malvarlıklarını, emeklerini, bilgilerini bir araya getirerek oluşturdukları birliktir[2].
Her biri hukuken ve ekonomik olarak birbirinden bağımsız olan ortaklar, joint venture oluşturmak üzere bir araya gelerek arsa sahibine karşı inşaatın tamamının yapımını üstlenmekte olup TBK m. 638/f. 3 hükmü uyarınca arsa sahibine karşı joint venture’ın borçlarından müteselsilen sorumlu olmaktadır[3].
Konsorsiyum da, belli bir veya birden fazla işin gerçekleştirilerek kazanç elde edilmesi amacıyla, birden fazla gerçek veya tüzel kişinin bir araya gelerek meydana getirdiği adi ortaklık yapılanmasıdır[4]. Konsorsiyumu oluşturan tarafların her birinin, diğerinden bağımsız olarak işin yalnızca belirli bir kısmının ifasını üstlenmesi ve tarafların her birinin işin belli bir kısmını taahhüt edip, yalnızca bu kısmın yerine getirilmemesi nedeniyle sorumlu olmaları söz konusudur[5].
Yükleniciler, konsorsiyumu oluşturan gerçek veya tüzel kişiler olarak hep birlikte arsa sahibi ile bir sözleşme yapmaktadırlar; bunların kendi aralarındaki iç ilişki adi ortaklık sözleşmesi olarak nitelendirilmelidir ve doğacak hukuki ihtilafların çözümünde de Türk Borçlar Kanunu’nun adi ortaklığı düzenleyen hükümlerinden yararlanılacaktır[6].
[1] Tutkun, s. 30.
[2] Şahin, Konsorsiyum Sözleşmesi, s. 458-459; Tutkun, s. 31.
[3] Tutkun, s. 31.
[4] Şahin, Konsorsiyum Sözleşmesi, s. 452; Tutkun, s. 32.
[5] Tutkun, s. 32.
[6] Yavuz/Acar/Özen, s. 1111.