Eser Sözleşmesinde Yüklenicinin Teslimde Temerrüdü Şartı Olarak Muacceliyet

Türk Borçlar Kanununa göre, borçlunun temerrüde düşürülmesi için, ilk olarak borcun muaccel olması gerekmektedir[1]. Eser sözleşmesinde yüklenicinin asli edimi, sözleşmede belirlenen eseri tamamlamak ve iş sahibine teslim etmektir[2]. Teslim borcunun muaccel olması, zaman itibariyle iş sahibinin tamamlanmış olan eserin teslimini talep edebilmesidir[3]. Taraflar aralarında yapacakları bir anlaşma ile teslim borcunun ne zaman muaccel olacağını kararlaştırabilirler[4]. Sözleşmede vade belirlenmemiş ise bu durumda TBK m. 90 hükmünün uygulanması gerekmektedir[5]. Sözleşmede teslim yerine, eserin tamamlanması için muacceliyet zamanı, diğer bir ifadeyle eser meydana getirme süresi kararlaştırılmış olabilir[6]. Eser sözleşmesinde, eserin yalnızca tamamlanma tarihi belirtilmişse, eserin meydana getirilmesi borcu, sözleşmede kararlaştırılan tarihte muaccel olacaktır[7]. Eserin tamamlanması için tarafların bir süre veya vade kararlaştırmış olmaları durumunda, eserin belirlenen zamanda tamamlanmamış olması, diğer koşulların da bulunması halinde yüklenicinin temerrüdü sonucunu doğurur[8].

Eserin teslim tarihini belirleme hususu taraflardan birine bırakılmışsa bu hakkın dürüstlük kuralına uygun olarak kullanılması gerekmektedir. Eğer bu hak iş sahibine tanınmışsa eser sözleşmesinin niteliği gereği bu vadenin iş sahibi tarafından eserin tamamlanması için gereken makul bir süre sonu için belirlenmesi zorunlu kabul edilmelidir[9]. Eğer teslim tarihini belirleme hususu yükleniciye bırakılmışsa yüklenici, işin niteliğine göre sözleşmenin kurulmasından sonra makul bir zamanda işe başlamalı ve en uygun zamanda imal faaliyetlerini tamamlayarak eseri teslim etmelidir. Yargıtay 23. HD’nin 06.11.2015 tarih 2015/4602 E. 2015/7122 K. “…Bozmaya uyularak yapılan yargılamada, Aydın 1. İdare Mahkemesi’nin 2006/2405 esas ve 2008/735 karar sayılı ilamı ile iptal edilen imar plan tadilatı kapsamında beher bağımsız bölüm için yapılan 3 metrekarelik inşaatın onaylı projesine aykırı hale geldiği ve belediyenin uyarısına rağmen projeye aykırı imalatın düzeltilmediği saptanmıştır. Bunun yanında, Söke 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2008/512 esas sayılı dosyasında davacı kooperatif tarafından davalılardan A… Ltd.Şti. aleyhine projeye aykırı imalatın düzeltilme bedelinin tahsili yönünde dava açıldığı ve kısmen kabul ile sonuçlandığı görülmüştür. Ne var ki, mahkemece izah edilen bu hususlar üzerinde durulmamış, davacı yükleniciye projeye aykırı hale gelen imalatın düzeltilmesi hususunda süre ve gerektiğinde yetki verilmemiş, eksik inceleme ile karar verilmiştir. Bununla birlikte, depo edilen bedel kapsamında belirlenen gecikme tazminatı hesaplanırken, gecikilen sürenin tespitinde sürenin başlangıcı yönünden temel üstü ruhsatının alındığı 16.08.2000 tarihi esas alınmıştır. Sözleşmede, işin süresinin temel üstü ruhsatının alınmasından itibaren başlayacağı öngörülmüş ise de, bundan, ruhsatın yüklenici tarafından istendiği zaman alınabileceği anlamı çıkarılamaz. Bu itibarla, sözleşmenin düzenlendiği 08.08.1994 tarihinden itibaren temel üstü ruhsatının alınabileceği makul sürenin bilirkişilere tespit ettirilerek, bu tarihten itibaren teslimi gereken tarihin belirlenmesi suretiyle sonuca ulaşılması gerekirken belirtilen bu hususlar gözardı edilerek hüküm kurulması yerinde olmamıştır. Yine, gecikme tazminatı talebi hakkında inceleme yapılırken, ihtarla yapılan fesih bildirim tarihine kadar hesap yapılmış ise de, yukarıda değinildiği gibi, sözleşme halen ayakta olup, arsa sahiplerinin ihtarı nedeniyle işin durup durmadığı konusunda araştırma yapılmaksızın, soyut olarak fesih tarihine kadar hesap yapılması da hatalı bulunmuştur. Yapılacak inceleme sonucunda feshin işin durmasına bir etkisinin bulunmadığının anlaşılması durumunda ve halen dahi teslimin gerçekleştirilmediği dikkate alındığında bağımsız bölümlerin satış tarihleri de gözden kaçırılmaksızın hüküm kurulmalıdır…” ifadesine yer vermiştir.

Taraflar aksini kararlaştırmadıkları sürece eser, sözleşmede öngörülen sürede tamamlanmak zorundadır[10]. Bu nedenle, sözleşmede öngörülmüş bu sürenin uzaması veya kısalması kural olarak söz konusu değildir[11]. Ancak yüklenicinin işin ifasına başlamasında veya devamında kusuru olmaksızın gecikmesi durumunda ek süre talep etme hakkı mevcuttur[12]. Ek süre, işin devamında taraflarca kararlaştırılıp sözleşme süresine eklenebileceği gibi, uyuşmazlık halinde mahkemece tespit edilir. Yüklenici, ek süre sonunda da haklı sebep olmaksızın edimini ifa edemiyorsa, temerrüde düşmüş kabul edilir ve iş sahibi bakımından temerrüde bağlanan sonuçlardan yararlanma olanağı doğar[13].

 

[1] Atamulu, s. 90; Koller, Art. 366 N. 102; Tümerdem, s. 101; Başaran, s. 1309; Couchepin, N. 1526.
[2] Yener, Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesinde Müteahhidin Temerrüdü, s. 9; Teslim borcu genellikle, taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine göre tamamlanan eserin iş sahibine ya da onun yetkilendirdiği temsilcisine usulüne uygun bir şekilde sunulup verilmesi, eser üzerinde onların doğrudan doğruya zilyet olmalarının sağlanmasıyla ifa edilmektedir. Yeniden meydana getirilen veya inşa edilen taşınır eserlere ilişkin teslim borcu bu şekilde ifa edilmektedir. Eser sözleşmesinin konusunun taşınmaz yapı inşasının olduğu ve taşınmazın inşasının iş sahibinin arsasının üzerinde yapıldığı durumlarda, kural olarak, yüklenici tarafından eserin tamamlandığının açık veya üstü kapalı bir biçimde iş sahibine bildirilmesi üzerine, iş sahibinin yükleniciye ait olan bu yükümlülüğün onun tarafından yerine getirilmiş olduğuna dair kabul beyanı ile teslim gerçekleşmiş olur. Eserin maddi olmayan çalışma sonuçlarından ibaret olduğu durumlarda, bunlar üzerinde devamlı olarak biçimlendiği şeyin iş sahibine verilmesiyle teslim borcu yerine getirilmiş olur. Zevkliler/Gökyayla, s. 513; Uçar, İstisna Sözleşmesinde Teslim Kavramı, s. 538.
[3] Tandoğan, Borçlar Özel C. II, s. 130; Kocaağa, İnşaat Sözleşmesi, s. 124; Öz, İnşaat Sözleşmesi, s. 142.
[4] Zevkliler/Gökyayla, s. 515; Başaran, s. 1309; Atamulu, s. 97; Koller, Art. 366 N. 106; Gümüş, Borçlar Özel C. 2, s. 62; Anlaşma ile bir teslim vadesi ya da teslim süresi belirlenebilir. Henninger, s. 240; Chavanne, N. 80; Gauch, Fristen und Termine, s. 7.
[5] Bu hükme göre vade belirlenmediği ve işin niteliğinden de anlaşılmadığı takdirde borcun ifası derhal talep edilebilir. Eser sözleşmelerinde yüklenicinin eseri tamamlayıp teslim etmesi, işin niteliği gereği, mutlaka hazırlık çalışması ve zaman gerektirdiğinden, yüklenicinin borcu sözleşme yapılır yapılmaz muaccel olmayacaktır. Sözleşme kurulduktan sonra eserin tamamlanması için gereken makul bir sürenin geçmesi üzerine ifa istenebilecek, ancak bu sürenin dolması üzerine yüklenicinin borcu muaccel olabilecektir. Öz, İnşaat Sözleşmesi, s. 143; Ayan, s. 100-102; Koller, Art. 366 N. 652; Gauch, Werkvertrag, N. 649; Gümüş, Borçlar Özel C. 2, s. 62; Koller, Werkvertragsrecht, N. 310; Gauch, Fristen und Termine, s. 6; Başaran, s. 1307.
[6] Gauch, Fristen und Termine, s. 7; Başaran, s. 1311.
[7] Ayan, s. 96; Öz, İnşaat Sözleşmesi, s. 142; Gauch, Werkvertrag, N. 652; Gümüş, Borçlar Özel C. 2, s. 66; Koller, Art. 366 N. 655; Gauch, Fristen und Termine, s. 7.
[8] Ayan, s. 96; Koller, Werkvertragsrecht, N. 312.
[9] Başaran, s. 1310.
[10] Eser sözleşmesinde taraflar, sözleşme özgürlüğünün sınırları içinde kalmak kaydıyla, eserin tamamlanmasındaki veya teslimindeki gecikmeye ilişkin olarak kanunun taraflar arasında öngördüğü risk dağılımını sözleşmeyle değiştirebilirler. Böylece kanuni risk dağılımına göre belirli bir durumda gecikmenin riskine taraflardan biri katlanmak zorunda olduğu halde, diğer taraf bu riski sözleşme ile üstlenmiş olabilir. Taraflar, aksine anlaşma yapmadıkları takdirde eserin teslim süresinin uzamasına yol açmayacak bir durumun teslim süresini uzatacağı konusunda anlaşarak, eserin teslimindeki gecikmenin riskini yükleniciden alıp, iş sahibine aktarabilirler. Ya da tersine, aksine sözleşmede düzenleme bulunmadıkça teslim süresini uzatacak bir durumun teslim süresini uzatmayacağı konusunda anlaşarak, gecikme riskini iş sahibinden alıp yükleniciye de aktarmış olabilirler. Sözleşmede yer alan bu tür düzenlemeler, emredici hukuk kurallarına, genel ahlaka ve kişilik haklarına aykırı olmadıkları takdirde, geçerlidirler (TBK m. 27). Kurt, Süre Uzatımı, s. 160.
[11] Ayan, s. 103; Gauch, Fristen und Termine, s.11.
[12] Atamulu, s. 107; Eser sözleşmesinde sürenin uzatılması için, yüklenicinin süre uzatımına ilişkin talebini iş sahibine veya temsilcisine belirli bir süre içerisinde yazılı olarak bildirmesi veya öncelikle işi hızlandırmak için gerekli ve makul tüm tedbirleri almış olması gibi bazı ek koşullar da kararlaştırılmış olabilir.
[13] Atamulu, s. 111.

[post_title] ile ilgili şimdi bizimle iletişime geçin!

Bize Yazın
CAPTCHA Resmi

Bu spam önlememize yardımcı olur, teşekkürler.

İçeriği Paylaş:

Bizimle İletişime Geçiniz

Hukuki sorunlarınızı çözmek ve hukuki süreçlerinizi en etkin şekilde yönetmek için bizimle iletişime geçebilir, profesyonel destek alabilirsiniz.